Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Endokrinolojisi Anabilim Dalı Müdürü Prof. Dr. Gülay Karagüzel, tüm çocukların doğumdan itibaren düzenli olarak büyümelerinin takip edilmesinin önemine dikkat çekerek, şunları söyledi: Büyüme, uzama oranı hesaplanarak da değerlendirilebilir.” dedi.
prof. Dr. Karagüzel, çocuklarda boy kısalığının doğru değerlendirilebilmesi için boy uzunluğunun titizlikle ve doğru yöntemlerle ölçülmesinin önemine değindi.
Karagüzel, çocuğun boyunu doğru ölçtükten sonra normal boy aralığını belirlemenin önemine değindi. Büyüme çağındaki çocukların boylarının yaş, cinsiyet, etnik köken gibi faktörlere bağlı olarak değişebileceğini, her çocuğun gelişiminin bu faktörlere göre değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Karagüzel, kısa boylu çocuklara doğru tanı koymak ve anında müdahale edebilmek için çocuğun yaşına ve cinsiyetine göre hazırlanan büyüme eğrilerinin kullanılması gerektiğini anlattı.
Doktora “kısa” diye getirilen bazı çocukların boylarının normal karşılandığını, bazı boy kısa çocukların ise uzmana gösterilmesinde gecikmeler yaşanabildiğini belirten Karagüzel, şöyle konuştu: “Bu nedenle tüm çocukların büyümelerinin düzenli olarak kontrol edilmesi gerekiyor. Doğumdan itibaren büyüme takip edilirken büyüme hızı hesaplanarak büyüme hızı hesaplanır.” O da değerlendirilebilir.” dedi.
“SAĞLIKLI BESLENME, UYKU VE EGZERSİZ EN ÖNEMLİ DÜZELTİCİ FAKTÖRLERDİR”
Doğru büyüme için sağlıklı beslenme, uyku ve egzersizin en önemli düzeltilebilir faktörler olduğunu vurgulayan Karagüzel, strese bağlı duygusal durumun ve ebeveynlerin boy uzunluğuna bağlı genetik potansiyelin önemini unutmamak gerektiğini söyledi.
Boy kısalığının kronik hastalıkların belirtisi olabileceğini vurgulayan Karagüzel, şöyle konuştu: “Boy kısalığı olan çocuğun sistem muayenesinin yapılması önemlidir. Muayenede başka bir hastalığın belirtisi olup olmadığı değerlendirilir. Boy kısalığı ile birlikte malnütrisyon adı verilen protein-enerji eksikliği ortaya çıkıyor, bu da kronik ishalin bağırsak malabsorbsiyonunu düşündürmesine neden oluyor” dedi.
prof. Gülay Karagüzel, benzer şekilde kronik böbrek, karaciğer, metabolik, romatolojik, kan, kalp ve bazı genetik hastalıkların yanı sıra erken ergenlik ve hipotiroidizmin de boy kısalığına neden olabileceğini ancak bu çocuklarda eşlik eden başka sonuçları da fark edeceklerini kaydetti. .
Çocuğun yaşına uygun kalori ihtiyacını içeren dengeli ve doğal beslenmenin önemli olduğunu anlatan Karagüzel, rafine gıdalar, abur cubur atıştırmalıkları ve tek taraflı beslenmeden kaçınılması gerektiğini söyledi.
Ergenlik döneminde hormonların etkisiyle büyümenin hızlandığını vurgulayan Karagüzel, şöyle konuştu: “Ergenlere özgü bir büyüme atılımının olmaması, son boy uzunluğunun beklenenden daha düşük olmasına neden olur. Bu nedenle ergenlik bozukluklarına zemin hazırlayan olumsuz yaşam faktörlerinden kaçınmak gerekir. ” dedi.
Boy kısalığının tedavi edilebilmesi için öncelikle nedeninin belirlenmesinin önemli olduğunu vurgulayan Karagüzel, şöyle konuştu: “Mesela sebep hipotiroidi ise tiroid hormonu tedavisi verilir, kansızlık varsa tedavi edilmesi gerekir. Büyüme hormonu eksikliği varsa büyüme hormonu tedavisi verilir. Ancak henüz tedavi edilemeyen genetik kaynaklı bazı eksiklikler de vardır.” “Var.” dedi.